Kalp Üfürümü Nedir

Kalp Üfürümü Nedir

Kalp üfürümü, basitçe kanın kalpte ve damarlarda dolaşırken oluştuğu bir sestir. Duyulması kalpte mutlak anormal bir durum olduğu anlamına gelmez. Kaldı ki, üfürümler normal sağlıklı bebek ve çocuklarda sık olarak duyulan bir sestir. Bunlara fonksiyonel veya masum üfürümler denir ve bebek ve çocukların yarısından fazlasında, yaşamlarının bir döneminde bu çeşit üfürümler duyulabilir.

Üfürümlere, dar veya sızdıran kapakçıklar, kalpte kan akışının daralması, kalbin duvarları arasındaki bazı delikler ve damarların daralması gibi kalp ve damar anormallikleri neden olabilir. Böylesi anormal bir durumdan kaynaklanan üfürümlere patolojik üfürüm denir.

Bir dizi farklı üfürüm çeşidi vardır:

I. Masum Üfürümler:

Birçok normal durum, kanın türbülansla akmasına ve üfürümün duyulmasına neden olabilir. Bu koşullar mutlaka bir şeyin anormal olduğunu göstermez veya çocuğun sağlığı üzerinde kötü bir etkiye neden olmaz.

Normal (veya masum) bir üfürüme neden olabilecek durumlar şunlardır:

Fizyolojik Periferik Pulmoner Stenoz (PPS)

Bu üfürüm tipik olarak 1 – 2 aylıkken duyulur. Bu tür üfürümlü bebekler tipik olarak akciğerlere giden nispeten küçük kan damarları ile doğarlar. Pulmoner arterin ana gövdesi kalbi terk ettikten sonra sağa ve sol akciğere dallanır. Bebekler önden arkaya doğru görece ince olduklarından, bu dallar ana akciğer arterinden keskin bir açıyla çıkar. Kan bu köşelerden dolaşırken bir türbülans yaratılır ve bu bir tür üfürümle sonuçlanır. Bebek büyüdükçe ve önden arkaya doğru büyüdükçe, ana daldaki akciğer damarları akciğerlere bu kadar keskin bir dönüş yapmaz. Ayrıca akciğerin kendisi büyür. Bu tür üfürümler genellikle bebek 6 ila 9 aylık olduğunda kaybolur.

Masum Akım Üfürümü

Bazı bebek ve çocuklarda aort kapağı ve pulmoner kapak boyunca normal kan akışı duyulabilir. Çocukların daha ince göğüs duvarları vardır, bu da seslerin daha kolay duyulmasını sağlar. Bu, normal bir kalp kapakçığından normal kan akışı olabilir. Bu üfürümler, anemi veya ateşi varsa daha belirgin olabilir.

Still’s Üfürümü

Bu üfürüm, adını İngiliz çocuk doktoru Sir George Frederic Still’ den almıştır. Bu üfürüm en çok 3-6 yaş arası çocuklarda duyulur, ancak bazen bebeklerde ve daha büyük çocuklarda da duyulabilir. Genellikle “müzikal”, “titreşimli” veya “titrek” olarak tanımlanan çok karakteristik bir sese sahiptir. Bir çocuk hastalandığında, ateşi olduğunda veya anemik olduğunda daha yüksek sesli hale gelebilir. Bu üfürüm, çocuk 10 ila 12 yaşına geldiğinde genellikle düzelir, ancak bazı çocuklar daha sonraki yaşamlarında devam edebilir.

Venöz Hum

Bazen üst göğüsteki büyük damarlar yoluyla baş ve kollardan dönen kan akışı duyulabilir. Çocuğun başı bir tarafa çevrildiğinde bu üfürüm genellikle kaybolur. Boynun bir tarafına hafif bir baskı uygulamak da bu üfürümün kaybolmasına neden olabilir.

II. Patolojik Üfürümler:

Yapısal anormallikleri olan bebeklerde ve çocuklarda anormal veya patolojik kalp üfürümleri duyulur. Bu anormal yapılar kanın çalkantılı bir şekilde akmasına ve bir üfürüm üretmesine neden olur.

Kapak Daralması (Darlık)

Bir kalp kapağı çok darsa, kan geçerken hızlanır ve çalkantılı hale gelerek bir üfürüme neden olur. Bu, baş parmağınızı bir bahçe hortumunun ucuna koymanıza çok benzer. Başparmağınız akışı ne kadar engellerse, su hortumun ucundan o kadar yüksek sesle çıkar. Bir çıkış kapağı (pulmoner veya aortik) stenotik ise, üfürüme kapak tıklaması (klik) adı verilen ekstra bir kapak açılma sesi eşlik edebilir.

Çıkış kapak üfürümleri, kalbin kasıldığında (sistolde) meydana gelir.

Giriş kapaklarının (triküspit veya mitral) daralmasında, kan bu kapaklardan karıncıklara girerken üfürüm oluşturur. Bu üfürüm, kalp gevşediğinde (diyastolde) olur.

Kapak Kaçırması (Yetersizlik)

Çıkış kapaklarının (pulmoner veya aortik) kaçırması, kapağın kapatılması gerektiğinde (diyastol) bir üfürüm oluşturabilir. Bazen kaçıran bir pulmoner kapak kolayca duyulmaz çünkü bu kapak etrafındaki basınçlar nispeten düşüktür. Giriş kapaklarının (mitral veya triküspit) kaçırması, bu kapakların kapatılması gerektiğinde ortaya çıkar. Bu nedenle bu kapakçıkların kaçırması sistolik üfürüme neden olur. Yine, triküspit kapak etrafındaki basınç tipik olarak düşük olduğundan, bu kapak kaçırması kolayca duyulmayabilir.

Damar / Çıkış Yolu Daralması (Stenoz)

Akciğer damarlarında veya aortta daralma, anormal bir sistolik üfürüme neden olabilir. Benzer şekilde, kanın karıncıklardan çıkmasını engelleyen kas daralması varsa, bu da bir üfürüme neden olabilir. Bazen karında böbrekleri besleyen arterlerdeki daralmalarda da üfürüm duyulabilir.

Kalp Odacıklarının Duvarları Arasındaki Delikler (Septal Defektler)

Ventriküler Septal Defektler (VSD’ler):

Kalbin karıncıklarını (ventriküller) ayıran duvar (ventriküler septum) arasında bir delik varsa, kalp kasıldığında (sistolde) bir üfürüm oluşabilir. Kan, sol ventrikülden normal olarak aort kapağından çıkar, ancak bir kısmı bu delikten geçer. Bu delikten akciğerlere çok fazla kan geçerse, fazla kan akciğerlerden geçtikten sonra kalbe geri döner. Bu ekstra kan, normal mitral kapaktan geçer ve “rulman” adı verilen bir diyastolik üfürüme neden olabilir.

Atriyal Septal Defektler (ASD’ler):

Kalbin kulakçıklar (atriyumlar) arasındaki duvardaki bir delikten kan akışı, sol atriyumdan sağ atriyuma geçerken üfürüm oluşturmaz. Bunun yerine, bu delikten geçen ekstra kan sağ ventriküle gider. Normal bir pulmoner kapaktan pompalandığı için, fazla kan hacmi buradan geçerken kapak seviyesinde bir üfürüm (Rölatif darlık üfürümü) oluşturabilir.

Sürekli Üfürümler:

Sürekli üfürümün en yaygın örneği, Patent Duktus Arteriozus‘ tur (PDA). Bu damar (PDA), kalbi terk eden ve kapakçığı olmayan iki büyük damarı birbirine bağladığından, hem kalp kasılırken (sistolde) hem de gevşerken (diyastolde), kalp döngüsü boyunca kan akışı gerçekleşir. Karaciğer ve kafadaki bazı damar malformasyonlarında da (AVM) sürekli bir üfürüm duyulabilir. Bazı koroner arter anormallikleri (koroner AV fistüller) de sürekli bir üfürüme neden olabilir.