Düşük magnezyum seviyesi kronik hastalık riskini artırır

Düşük magnezyum seviyeleri ile genotoksik bir amino asid olan homosistein miktarı arasında ters bir ilişki mevcut:

Homosistein, vücudun genlerine zarar vererek, insanları Alzheimer ve Parkinson hastalığına, mide-bağırsak rahatsızlıklarına, çeşitli kanser türlerine ve diyabet hastalığına karşı daha duyarlı hale getirmektedir.

Avustralya’da yapılan yeni bir araştırma, magnezyum açısından zengin beslenmenin, DNA hasarı ve kronik hastalık riskini azalttığını ortaya koydu.

Çalışmada, magnezyum ile homosistein arasında ters bir korelasyon ve magnezyum, folat ve B12 vitamini arasında pozitif bir korelasyon olduğu görüldü. Bu sonuç, kandaki düşük magnezyum düzeyleri (< 18 mg/L) ile DNA hasarının artması arasında doğrudan bir ilişki varlığını ve folat ve B12 vitamini eksikliğinde artan homosisteinin neden olduğu toksisiteden genlerimizi korumak için magnezyumun gerekli olduğunu göstermektedir.

Magnezyum, insan vücudunda bulunan dördüncü en bol mineraldir. 600′ den fazla enzim, ko-faktör olarak ona ihtiyaç duyar. Bunların yaklaşık 200′ ü vücuttaki kritik süreçleri aktive eder.

Kronik magnezyum eksikliği vücudun enerji üretim kapasitesini bozabilir, sonuçta dokuların daha hızlı yaşlanmasına ve hastalıklara daha yatkın hale gelmesine neden olabilir.

Tam tahıl ürünler, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler, fasulye ve bitter çikolata magnezyum açısından zengin besinlerdir. Bunlar vücudun enerji üretmesine, diş ve kemik gelişimine, kan şekeri ve kan basıncının düzenlenmesine, kalbin, kasların ve böbreklerin düzgün çalışmasına yardımcı olur.

Kaynak:

Dhillon, V. S., et al. (2024). Low magnesium in conjunction with high homocysteine increases DNA damage in healthy middle aged Australians. European Journal of Nutrition. doi.org/10.1007/s00394-024-03449-0.